Chicago Bulls ve Kör Talih

 ORANTISIZ GÜÇ CHICAGO BULLS    

Hayatım boyunca hep yanlış ata oynadım. Kimi tuttuysam yenildi, elendi, silindi. Hiç tanımadığım iki takım maç yaparken 3-0 önde olanı seçtim 4-3 yenildi.  Aslında çok güzel başlamıştım ilk tuttuğum takım Chicago Bulls’du sporla 2000 den sonra tanıştıysanız niye “Bulls” taraftarı olduğumu anlayamazsınız

.

Chicago Bulls efsane kadro

 1996 yılında normal sezonu rekor kırarak şampiyon olan Chicago Bulls’dan bahsediyorum. Öyle Barselona’yla, Messi’yle kıyaslamayın. Dünyanın tartışmasız en iyi basketbolcusunun olduğu takımdan bahsediyoruz. 1 numara Michael Jordan’dır sonrası tartışılabilir. E böyle bir ortamda da kendime spor olarak basketbolu tercih ettim. Sonrası malum playoflara bile kalamayan bir takım oluverdi Chicago Bulls. Ara sıra NBA sonuçlarına bakıyorum “kapa kapa rezalet” deyiveriyorum. İşte böle bir şeydir Chicago Bulls taraftarı olmak. En üstten başladığınız taraftarlık maceranız 3. Sınıf hayallerle devam eder. Ve kötü şans desteklediğim her takım ligin dibine demir atıveriyor.  Sadece takım olsa da iyi, siyasette de durum aynı. Hiç iktidara gelemeyen hayallerimiz var. Tüm iyi niyetlerimiz, gelecek hayallerimiz kendi liginin dibinde küme düşmeyi bekliyor. Kötülerin dünyası filan derken tozpembe hayallerimiz kirli dumanlı bir dünya olarak karşımıza çıkıveriyor. İşte böyle bir şeydir Chicago Bulls taraftarı olmak. Bir seferlik başarıdır. Bir daha şampiyon olamamaktır. Ama hep geçmiş güzel günleri ve daha iyilerini düşlemektir.

    Gecenin bir yarısı saat kurup maç izliyorsanız, tuttuğunuz takım dünyanın diğer ucunda demektir. Anlamsız olsa da sabahın dördünde kendinizi televizyon karşısında bulursunuz. Kendi başarısızlıklarınızın üstünü örtmektir Chicago Bulls taraftarı olmak. Seçilemediğiniz okul takımının intikamıdır. Okul takımı yenilir Chicago Bulls yenilmez. Sonraları sıradan bir takım olsa bile, aynı başarıyı yakalayabilme ihtimalidir.

Michael Jordan, Dennis Rudman, Scottie Pippen

  En iyilerin buluşmasıdır Chicago Bulls. Michael Jordan, Scottie Pippen, Dennis Rodman, Steve Kerr, Toni Kukoc. Dünyanın en iyi basketbolcusunun arkasında bile kendi hayran topluluğunu oluşturabilenlerin takımıdır. İsimlerin uçuştuğu dünyada akıldan silinmeyen isimler bırakmaktır.   

Dennis Rudman

  Taraftar olmak gereksiz bir iştir belki de. Hele ki taraftar sadakatine hiç anlam veremesem de hala ilk tuttuğum takımların başarısızlıklarına katlanabiliyorsam bu duygu bende de gereksiz miktarda var demek ki. Taraf tutmadan maç izlemeyi denediniz mi hiç. Ben çok denedim hiç başarılı olamadım maçın başında ve sonunda tuttuğum takım bile farklı olsa da tarafsız maç izleyemedim. Ne kadar gereksiz olsa da hep birilerini tuttum içten içe destekledim. İşte böyle bir dünyada Chicago Bulls’u izleyip de tarafsız kalmak mümkün değildi. İyilerin güçlü olduğu bir dünyada, doğru tarafta olmak ümidiyle iyi okumalar.